Üniversitemiz Mühendislik Fakültesi Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyelerinden Prof. Dr. Temel VAROL’un Yürütücü Olarak Görev Aldığı Uluslararası Destekli Projesine Dair Paylaşımı
Proje Künyesi
Program Adı: M-ERA.NET (Tübitak 1071)
Proje Adı ve Akronimi: Sustainable High performance functionally graded composites via. Advanced manufacturing of Particle-reinforced Cu/SiC for Electrical applications (SHAPE)
Sürdürülebilir Yüksek Performanslı Fonksiyonel Derecelendirilmiş Kompozitler. Elektrik Uygulamaları İçin Parçacık Takviyeli Cu/SiC'nin İleri Üretimi
Proje Bütçesi: 1.683.300 TL
Başlangıç ve Bitiş Tarihleri: 01.05.2024-01.05.2027
Proje Ekibi:
Prof. Dr. Temel VAROL (Yürütücü)
Prof. Dr. Aykut ÇANAKÇI (Danışman)
Prof. Dr. Ümit ALVER (Araştırmacı)
Prof. Dr. Fatih YILDIZ (ETÜ-Araştırmacı)
Prof. Dr.-Ing. Guntram Wagner (PVW-Partner Ülke Yürütücü)
Prof. Dr. Marek HEBDA (CUT-Partner Ülke Yürütücü)
Dr.-Ing. Maik Trautmann (PVW-Partner Ülke Araştırmacı)
Doç. Dr. Mustafa ASLAN (Araştırmacı)
Dr. Öğr. Üyesi Onur GÜLER (Araştırmacı)
Dr. Öğr. Üyesi Murat BEDER (Araştırmacı)
Saravanan Palaniyappan (PVW-Partner Ülke Araştırmacı)
Arş. Gör. Serhatcan Berk AKÇAY (Bursiyer)
Arş. Gör. Oğuzhan ÇUVALCI (Bursiyer)
Arş. Gör. Mücahit KOCAMAN (Bursiyer)
Proje Başvuru Süreci
Bu projedeki amacımız, yüksek elektriksel ve termal iletkenliğe sahip, düşük maliyetli, aşınma ve ark erozyon direnci yüksek Cu esaslı Metal Matrisli Kompozit (MMK) ve Fonksiyonel Olarak Derecelendirilmiş Kompozit (FDK) elektrik kontak malzemeleri geliştirmek.
Bunu yaparken en temel ilkemiz, sürdürülebilir döngüsel ekonomi yaklaşımını benimsemek. Yani hurda bakır levhaları elektrolitik yöntemle geri dönüştürerek yüksek saflıkta Cu tozu üretmek, ömrünü tamamlamış kontak malzemelerden Cu ve SiC parçacıklarını geri kazanmak ve bunları yeni üretimde yeniden kullanmak.
Ayrıca, Spark Plazma Sinterleme, Seçici Lazer Eritme, Bağlayıcı Püskürtme ve Ergiyik Yığma gibi gelişmiş eklemeli imalat tekniklerini kullanarak malzeme israfını en aza indirmeyi, üretim maliyetlerini düşürmeyi ve tasarım esnekliğini artırmayı hedefliyoruz.
Bu sayede hem enerji kayıplarını azaltmayı hem de daha verimli kullanım sağlayacak, yüksek performanslı elektrik kontak malzemeleri geliştirmeyi amaçlıyoruz.
M-era.net Partner Search platformunda, Türkiye tarafının yürütücüsü olarak Almanya ekibinden Saravanan Palaniyappan ile tanıştım. Polonya tarafındaki partnerimiz Marek Hebda ile ise daha önce başka projelerde ve bilimsel etkinliklerde bir araya gelmiştik. Marek, Polonya’da faaliyet gösteren ve projemizin bir diğer ortağı olan şirket ile iletişime geçti. Böylece, iki farklı yabancı ülkeden ekipleri bir araya getirerek konsorsiyumu kurmuş olduk. Başvuru sürecinde öncelikle her ekibin güçlü olduğu konuları netleştirdik. Bu teknik üstünlükleri dikkate alarak proje fikrimizi geliştirdik ve çalışmayı üç ana bölüme ayırdık. Her bölüm için sorumlu bir ekip belirledik.
Her ayın son çarşamba günü düzenli olarak çevrim içi toplantılar yaptık. Bu toplantılarda proje metninin üzerinden geçtik, teknik detayları tartıştık ve gerekli revizyonları yaptık. Süreç boyunca ortak bir çevrim içi belge üzerinde çalışarak her ekibin kendi bölümünü tamamlamasını sağladık. Tüm bölümler tamamlandıktan sonra metinleri birleştirip nihai proje başvuru formunu oluşturduk. Son olarak dil düzenlemeleri ve teknik tutarlılık kontrollerini yaptık, ardından da başvurumuzu M-era.net platformuna yükledik.
Projemizin ilk başvurusu tüm kriterler açısından değerlendirildiğinde olumlu idi ancak bütçe olarak gözden kaçırdığımız bir konu ortaya çıktı ve reddedildi. Ardından bir sonraki çağrı için hızlıca çevrimiçi olarak bir araya geldik ve metin-bütçe revizyonuna başladık. Nihayetinde bir sonraki çağrıda projemiz başarılı bulundu ve kabul edildi.
Bu süreçte edindiğim en önemli deneyim, uluslararası ekiplerle çalışırken net görev dağılımı, düzenli iletişim ve ortak bir yazım disiplininin proje başarısında belirleyici olduğudur.
Projenin Başlangıcından Bugüne Kadar Akademisyenimize, Proje Ekibine ve Hedef Kitleye Sağladığı İmkanlar ve İlerleyen Dönemler İçin Yapılan Planlamalar
Proje konsorsiyumunun kurulması ile bilimsel bir iş birliği süreci başlatılmış oldu. Bu iş birliği dolaysıyla üniversitemiz araştırmacılarının proje kapsamında yurtdışı seyahat faaliyetleri gerçekleşti. Bahsi geçen seyahat 2025 yılı Nisan ayında yapıldı. Seyahat kapsamında hem proje ortağı üniversite olan Chemnitz University of Technology bünyesindeki önemli bir sempozyuma katılım sağlandı, hem proje çalışmaları ile ilgili yerinde toplantı yapıldı hem de gelecek projeler için fikir oluşturma süreçleri başlatılmış oldu. Böylece, doktora sonrası araştırmacıların yurtdışı çalışma yapma fırsatı hem de üniversitemiz için uluslararası yeni projelerin yürütülmesi şansı oluşturulmuştur.
Proje çalışmasının ilk yılını tamamlamış bulunmaktayız. Bu aşamaya kadar Türkiye, Almanya ve Polonya’da görev yapan proje ekibi üyeleri yoğun deneysel çalışmalar gerçekleştirmiş durumdadır. Ayrıca, ilk iş paketimizin çıktısı olarak bilimsel araştırma makalemizin kabulünü aldık ve makalemiz yayınlandı.
Üniversitemiz Akademisyenlerine Öneriler
Proje fikrinin netleştirilmesi ve uygun çağrının belirlenmesi ilk adımdı. M-ERA.NET’in çok ortaklı ve tematik çağrıları dikkatle incelenmeli, ulusal fonlayıcı kuruluşların (örneğin TÜBİTAK) desteklediği alanlara dikkat edilmelidir. Başvuru sürecinde hem uluslararası konsorsiyum başvurusu hem de TÜBİTAK’a yapılacak paralel başvuruların zamanlaması iyi koordine edilmelidir.
Proje ortaklarımızla ilişki kurarken, önceki akademik bağlantılar ve konferanslarda edinilen temaslar etkili oldu. Ortakların hem teknik yeterliliği hem de proje yönetimine katkı sunma istekliliği çok önemli. İyi bir ortaklık için güvene dayalı ve açık iletişim büyük rol oynuyor. Proje fikri geliştirilirken her ortağın güçlü yönlerine göre görev dağılımı yapılması süreci kolaylaştırdı.
Uluslararası projelerde açık, hedef odaklı ve herkesin katkı verebileceği bir yazım süreci tercih edilmelidir. Proje önerisini hazırlarken görev, sorumluluk ve çıktıların net biçimde tanımlanması hem hakem değerlendirmesi açısından hem de proje uygulaması sürecinde işleri kolaylaştırmaktadır. Koordinatör ülke ile düzenli çevrim içi toplantılar sayesinde yazım süreci senkronize biçimde ilerledi.
Uluslararası bir projede yer almak hem bilimsel hem de bireysel gelişim açısından çok kıymetli. Farklı ülkelerden araştırmacılarla çalışmak yeni perspektifler kazandırıyor ve araştırma kalitesini artırıyor. Özellikle genç araştırmacılar için bu tür projeler hem motivasyon kaynağı hem de kariyer gelişimi açısından büyük katkı sağlıyor.
Bu proje sayesinde güçlü bir Avrupa araştırma ağı oluşturduk. Gelecekte Horizon Europe ve benzeri çerçeve programlara yönelik ortak başvurular için bir temel oluştu. Ayrıca, doktora ve yüksek lisans öğrencilerimizin diğer ülkelerde kısa süreli araştırma ziyaretleri yapması için olanaklar doğdu.
Sonuç olarak, M-ERA.NET gibi uluslararası iş birliği projeleri, sadece bilimsel çıktı değil aynı zamanda kurumsal kapasite, akademik iş birliği ağı ve yeni proje olanakları açısından da büyük fırsatlar sunmaktadır. Bu sürece girmek isteyen akademisyenlere, erken aşamada ortak arayışına başlamalarını, çağrı belgelerini dikkatle incelemelerini ve süreci planlı biçimde yürütmelerini tavsiye ederiz.